Küreselleşme baskısından çıkış için yeni bir yol: Bütünleşik teknolojik öğrenme

Yeni rekabetçi çevrenin gittikçe artan belirsizliği, dinamizmi ve kararsızlığı 21. yüzyıl başlarından beri rekabetin temel doğasını değiştirmiştir. Rekabetin gittikçe yoğunlaştığı bu çağda teknolojik öğrenme, firmaların rekabetçi başarısında ve özellikle Türkiye gibi küreselleşmenin baskısında bulunan gelişmekte olan ülkelerin sanayileşmesinde önemli rol oynamaktadır. Rekabet avantajı sağlamada temel teşkil eden dinamik temel yetenekleri oluşturmak, sürdürmek ve geliştirmek için firmaların kabiliyetiyle alakalı olarak gittikçe artan bir şekilde teknolojik öğrenme önem kazanmaktadır. Geleneksel aşamalı teknolojik öğrenme modeli (edinim, özümseme ve geliştirme) günümüzde artık teknolojik öğrenmeye ihtiyacı olan ülkeler için yeterli olmamaktadır. Bu yüzden birçok gelişmekte olan ülke, teknolojik öğrenmenin yeni şeklini uygulamaktadır. Teknolojik öğrenmenin bu yeni şekli operasyonel, taktiksel ve stratejik öğrenmeyi bütünleştirmekte ve enformasyon teknolojileri yardımıyla teknolojik öğrenmeye katkıda bulunacak birçok çeşitli yöntem, teknik, metot ve araçları içermektedir. Bu çalışmada teknolojik öğrenmenin önemi, ne olduğu ve teknolojik öğrenmenin nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceği açıklanmaya çalışılmıştır